Tesis Söküm ve Atık Yönetimi

Tesis Söküm ve Atık Yönetimi: Çevresel ve Ekonomik Bir Yaklaşım

Tesis söküm ve atık yönetimi, endüstriyel tesislerin kapatılması veya yenilenmesi sırasında ortaya çıkan atıkların çevre ve insan sağlığına zarar vermeden bertaraf edilmesini hedefleyen bir süreçtir. Bu alanda etkili stratejiler geliştirmek, sürdürülebilirlik ve ekonomik verimlilik için kritik öneme sahiptir. Bu makalede, tesis sökümünün temel prensipleri, atık sınıflandırma yöntemleri, çevre düzenlemeleri ve başarılı uygulamalar ele alınacaktır.

Tesis Sökümünün Temel İlkeleri

Tesis söküm işlemleri, planlama, risk değerlendirmesi ve atık ayırma gibi aşamaları içerir. Bu süreçte, yapıların güvenli bir şekilde yıkılması veya sökülmesi, tehlikeli atıkların belirlenmesi ve uygun bertaraf yöntemlerinin seçilmesi önemlidir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Atık Yönetimi Yönetmeliği gibi düzenlemelere uyumlu olmak da şarttır.

Risk Değerlendirmesi ve Güvenlik Önlemleri

Tesis sökümünde, asbest, civa veya radyoaktif maddeler gibi tehlikeli atıkların varlığı risk oluşturur. Bu nedenle, işçiler için koruyucu ekipman kullanımı ve atık taşınması sırasında sızıntı önleyici tedbirler alınmalıdır. Örneğin, Tesis Söküm şirketleri, uzman ekiplerle birlikte çalışarak, atık sınıflandırmasını doğru şekilde gerçekleştirir.

Atık Sınıflandırma ve Bertaraf Yöntemleri

Atıklar, tehlikeli ve tehlikesiz olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Tehlikeli atıkların geri kazanımı veya bertarafı için özel lisanslı tesislere gönderilmesi gerekirken, tehlikesiz atıkların bir kısmı geri dönüştürülebilir veya düzenli depolama alanlarına yönlendirilir.

Geridönüşüm ve Enerji Üretimi

  • Metaller (demir, alüminyum) geri kazanılarak ekonomiye katkı sağlar.
  • İnşaat ve yıkım atıklarından (beton, tuğla) yol malzemesi üretilir.
  • Atık lastiklerden enerji elde edilebilir.

Örneğin, Çevko gibi şirketler, endüstriyel atıkların %90’ını geri kazanıma ulaştırmıştır.

Çevre Düzenlemeleri ve Yasal Çerçeve

Türkiye’de atık yönetimi, Atık Yönetimi Kanunu ve ilgili yönetmeliklere göre düzenlenir. AB direktiflerine uyumlu bir şekilde, atık hiyerarşisi (önleme, geri kazanım, bertaraf) uygulanır.

Uluslararası Uygulamalar

Almanya ve Hollanda gibi ülkelerde, atık geri kazanım oranları %70’leri aşarken, Türkiye’de bu oran %20’lerde kaldı (2022 verilerine göre). Bu farkı kapatmak için, yerel yönetimlerin ve özel sektörün işbirliği kritik önemdedir.

Case Study: Eski Sanayi Tesislerinin Sökümü

İstanbul’daki eski bir kimya fabrikasının sökümünde, 5 bin ton tehlikeli atık bertaraf edildi. Bu proje kapsamında, atıkların %40’ı geri kazanıldı ve geri kalanı özel tesislerde yakıldı. Proje, TÜRKAK akreditasyonuna sahip laboratuvarlar tarafından denetlendi.

Sonuç

Tesis söküm ve atık yönetimi, çevre koruma ile ekonomik fayda arasında denge kurar. Türkiye’de bu alandaki gelişmeler, yasal düzenlemelerin sıkılaştırılması ve teknoloji yatırımlarıyla hız kazanabilir. Gelecek için, atık azaltımı ve geri kazanım oranlarının artırılması, sürdürülebilir bir endüstriyel dönüşümün temelini oluşturacaktır.

Bir yanıt yazın